Haydi biraz geriye gidelim…
Sanayi devriminden günümüze kadar uzanan iş yaklaşımlarının en büyük kesişim noktası sizce nedir?
Bana göre riski minimize etmektir.
Her türlü süreç, yönetim yaklaşımı veya takdir mekanizması riskin minimize edilmesi, sonuçların tahmin edilebilir hale getirilmesi üzerine kurgulanmıştır.
Hatalardan kaçınmak, tüm süreçleri tek kerede mükemmel yapmak ve bunun da mümkün olan en verimli yolunu bulmak en büyük öncelik olarak günümüze kadar gelmiş durumda. Halen de birçok kuruluş bu yaklaşımı doğrudan ya da dolaylı yoldan takip ediyor…
Bu yazımda bu yaklaşıma dair güzelleme ya da eleştiri yapma niyetinde değilim. Benim dikkat çekmek istediğim konu şu:
Günümüz medeniyetinin oluşmasında önemli bir rol oynayan bu yaklaşım, bazılarımız için hayatı yaşanamaz bir hale getiriyor!
Risk faktörünü minimize etmek için kurulan kontrol hiyerarşisi ve yazılı olan ya da olmayan uygulamalar bütünü, bazılarımızın yaratıcılığını ve motivasyonunu yerle bir ediyor.
İnovasyona ulaşmada sadece benim değil, sektördeki tüm meslektaşlarım ve uzmanların da söylediği:
- Hata yapmak, - Hataları kabullenmek,
- Hatalardan öğrenmek,
- Çalışanları yeni şeyler denemek için motive etmek,
- Yaratıcı potansiyeli ortaya çıkarmak,
- Statükoyu sorgulamak
- …
Yaklaşımları, bahsettiğim ekosistemde maalesef kendine yer bulmakta zorlanıyor. Hata yapmakta kendini özgür hissetmeyen hiçbir birey, inovasyona ulaşmak için gerekli inisiyatifi alarak başarıya ilerleyemez.
Bazılarımız bu rutin ve risksiz dünyayı sevip, burada kendini güvende hissetse de bazılarımız için bu şekilde çalışmak Çin işkencesi…
Hemen her ortamda inovasyondan ve rekabete olan etkisinden bahsetmemize rağmen, kendi ekiplerimizde gerçek inovasyon ekosistemini oturtabilmiş değiliz.
Peki ne yapmalıyız? Cevap aslında basit:
- Gerçek liyakat ile doğru kişileri seçin
- Doğru kişilere gerekli gelişim imkanını sunun
- Mentorluk ve doğru profesyonel desteği sunun
- Kişilerin sizinkinden farklı görüşleri olmasını kabullenin ve teşvik edin
- Hataları öğrenmek için birer fırsat olarak görün
- Zamanınızın %10’unu deneylere ayırın ve bir deney kültürü oluşturun
- …
Cevap basit ancak uygulamada zorlandığımızın farkındayım. İşte tam da bu noktada yazımın başlarında bahsettiğim o risk odaklı yönetim yaklaşımını bir kenara bırakmanın ve inovasyonu aramanın gerekli olduğunu söyleyebilirim.
Yeni şeyler denemekten, yanılmaktan, yanılgılardan öğrenerek yeniden işe koyulmaktan keyif alan çalışanlarınız ancak bu şekilde doğru sonuca ulaşabilir. Böylelikle hem onlar için hem de kendi işiniz için sürdürülebilir bir mutluluk ve başarı fırsatı sunmuş olursunuz.
Bu arada riskleri elimine etmek ile hata yapmak kavramları birbirlerine zıt kavramlar değildir. Sadece ikisini de ustalıkla bir arada yönetmek için çaba sarf etmek gerekiyor.
Bu noktada, bebek adımları ile korkusuzca sizi heyecanlandıran süreçlere iş hayatınızda yer vererek başlayabilirsiniz.
コメント