Başarılı olduğunuzu nasıl anlarsınız?
Son yıllarda yaptığım her proje ya da çalışmada kendime hep bu soruyu sorarım. Başkalarına başarılı olduğumu anlatırken kullandığım parametreler ya da müşterilerime sunduğum hizmetlerin gerçekten değer yarattığını göstermeye çalıştığım metrikler; başarımı ne kadar ölçümlüyor?
Özellikle istatistiksel anlamda verilerden tek başına bir anlam çıkarmak zor. Tek bir parametreye ait tek bir veri sadece anlık bir etkilenme sağlıyor… Önemli olan verileri birlikte değerlendirebilmek. Ancak birden fazla istatistik bir araya geldiğinde bir pattern oluşturabilir.
Startuplarda ve kurumiçi projelerde bu hatalara sıkça düşüldüğünü gözlemliyorum. Özellikle otokratik yönetime sahip organizasyonlarda ekipler gerçekleştirdikleri çalışmaları havalı göstermek için metrikleri özenle seçiyorlar…
Gerçek başarıyı ölçümlemeden, gerçek gelişmeyi kaydedemeyiz!
Sektörde yaygın olarak kullanılan metrikleri kullanmaya tabi ki devam edelim. Ben bununla beraber biraz daha derine inilmesi gerektiğini düşünüyorum. Gerçekleştirdiğimiz çalışmaların ya da fazladan eforumuzun sonuca ne gibi katkıları oldu? Bu katkıları ne gibi metriklerle takip edebiliriz? Sorularını sürekli sormaya çalışıyorum.
Lean Startup yaklaşımında başarıyı ölçümleyen metriklerin sahip olması gereken “3A” vardır. Bunlar:
1. Actionable (Aksiyona Geçirebilir): Sebep ile sonuç arasındaki bağlantıyı doğru görmeye yarayan metriklerdir. Sebep ile sonuç arasındaki köprüdeki kopukluklar, sizi harekete geçirecektir. Elde ettiğiniz sonuca, yaptığınız iyileştirmenin ya da yeni ürün çalışmasının ne düzeyde katkısının olduğunu ölçümlemeniz gerekir. Aksi takdirde varsayımlar üzerine kumar oynamış olursunuz.
2. Accessible (Ulaşılabilir): Her metriğin bir hikayesi vardır. Bu hikâye, o metriği anlaşılır kılar. Herkes tarafından anlaşılabilen ve erişilebilen metrikler; organizasyondaki inovasyon çalışmalarına baz oluşturur. İnsanlar, fikirlerini bu metrikler üzerinden geliştirip birbirine aktarabilirler.
3. Auditable (Denetlenebilir): Metriklerinizi oluşturan veriler ne kadar güvenilir? Bu oldukça geniş bir skalada ele alınabilir… Müşteri testlerindeki müşteri seçiminden, verileri toplayan ya da derleyen kişinin tecrübesine; bilgisayar temelli nicel veriler ile görüşme sonrası elde edilen nitel verilerin birleştirilmesine kadar birçok açıdan ele alınabilir. Önemli olan, nihai karara varmadan önce verileri bir de farklı yollardan double check yapmaktır.
Ölçüm sürecinin işin en keyifli kısmı olmadığının farkındayım. Yaratıcı düşünmek, sahaya inmek ve uygulamak çok daha eğlenceli ve insanları görünür kılan süreçler. Bununla beraber, doğru metrikleri takip etmek, tüm çalışma sürecinin geleceğini şekillendirecektir.
Çoğu projenin ya da startup’ın başarısız olma sebebi de maalesef burada yatıyor!
Doğru metrik, gerçek inovasyon…
コメント