"Kendimizi karşımızdakinin yerine koymak" #Empati 'nin yanlış tanımlarındandır!
Belki çocuklarımıza temel düzeyde psikolojik ve sosyolojik kazanımlar yaratabilir ancak #DesignThinking çalışmaları için kesinlikle yeterli bir bakış açısı değildir.
Design Thinking çalışmalarında hedef kitleye dair empati geliştirme süreci, kendimizi onların yerine koymanın çok daha ötesinde gerçekleşir. Onların dile getirmedikleri, hatta kendilerinin dahi farkında olmadıkları sorun veya beklentilerini anlamaya çalışırız. Bunu da bir kerede anlamanın mümkün olmadığının farkında olarak ilerleriz!
Bu anlama çalışması ise, kendimizi onları yerine koymaya çalışarak gerçekleştirilemez. Hatta bu istemediğimiz bir durumdur... Burada önemli olan hedef kitleyi bu noktada etkileyen faktörleri derinlemesine anlamak; bunlar içerisinde bir bağlantı (pattern) yakalamaktır.
Kişilerin başlangıçta duygularını anlamaya çalışırız. Önem verdikleri şeyler, öncelikleri, dile getirmek istedikleri, bu duyguları tetikleyen yaklaşım ve durumlar olabilir... Tümünü geniş bir bakış açısı ile ele almaya çalışırız. Duygular, her türlü deneyim çalışması için kritiktir. Birçok davranış, duygular tarafından tetiklenir. Tasarımlarınızda beklenen duygu değişimlerini yaratabilirseniz, kendinizi başarılı sayabilirsiniz!
Sonrasında çevresel etmenlerini değerlendirmeye çalışırız. Çevresel olarak onları etkileyen kişi, durum, cihaz, kısacası her şey... Bu etkilenme halinin, nihai çıktıya olan etkisini anladığınızda; büyük bir adımı daha atmış sayılırsınız. Çoğunlukla davranışa gelene kadar problemi bu noktalarda yakaladığınızı hissetmeye başlarsınız. Açık fikirli olmak kritiktir.
Kişilerin içsel motivasyonları ise bir başka önemli faktördür. Mevcut duruma ya da gelecekte olması beklenen bir duruma dair beklentileri, tutumları, motivasyonları veya önyargıları olabilir... Doğru bir empati çalışması, görünenin arkasında gizli olan alanlara dalmaktan çekinmemelidir. Aslına bakılacak olursa buralar oldukça bıçak sırtı alanlardır. Ancak nihai hedef ile ilgili en çok bilgiyi de buralardan ediniriz.
Kişilerin belirli bir görevi ya da değer edinimini gerçekleştirmek istediklerinde onları yollarından alıkoyan faktörler ise bir diğer konsepttir.
Yaşadıkları stres, anksiyete, zaman kaybı, ekstra efor, risk alma durumu vb. istenmeyen durumları hem hedef kitle ifadeleri ile; hem de kendi gözlemleriniz ile incelemeniz gerekir. Bunlar ilk bakışta çözmeniz gereken problemin kendisi gibi görünebilirler ancak genelde asıl problemin büyük yansımalarıdır. Bu ifade ve gözlemlerin altında yatan sebepleri anlamak için mesai harcamanız gerekir.
Derin anlayış geliştirmeyi, işin niteliksel boyutlarını ele almaya başladığınızda göreceksiniz. Doğru empati kurmak, masa başında yapılacak bir iş değil; gerçek anlamda sahada araştırma yapılarak gerçekleştirilir.
Commentaires