top of page
Yazarın fotoğrafıCem BERK

Double Diamond Modeli




Tasarımlarda özgürleşmek! Ama nasıl?


2005 Yılı'nda İngiliz Tasarım Konseyi, tasarım süreçlerine dair Çift Elmas (DoubleDiamond) Modeli'ni tanıttı.


Bu model kapsamında tasarım süreçlerinde 4 temel adımdan bahsedildi. Bunlar: Keşfetme, Belirleme, Tasarlamave Prototipleme şeklinde özetlenebilir.


Keşfetme sürecinde derinlere dalınarak içgörülerin edinilmesi ile tanımlama sürecinde yüzeye yaklaşarak problemin ortaya konması sağlanırken; geliştirme sürecinde yine derinlere dalınarak bu problemlere çözümler arandıktan sonra, prototipleme sürecinde yüzeye yaklaşarak fikirlerin test edilmesi sağlanır.


Süreçte özetle 3 dönüm noktası vardır. Başlangıçtaki problemin ortaya konması (challenge), problem sorusunun tasarlanması ve çözümün üretilmesi...


Çift Elmas Modeli üzerine çok şey yazıldı, çizildi...


Ben biraz modelin muhteviyatına odaklanmak istiyorum.


Tasarım sürecinin etkinliğine dair modern toplumlarda yıllardır farklı görüşler ortaya atılıyor. Bu görüşler, süreci farklı boyutları ile analiz etmeye ve daha efektif hale getirmeye yönelik tanımlamalar gerçekleştirmeye çalışıyor.


Çift Elmas Modeli'nde en çok beğendiğim özellik, tasarımcıya sürecin neresinde, ne tür bir derinliğe inmek ve sonrasında tekrar esas probleme geri dönmek konularında net bir şekilde yol gösteriyor olmasıdır.


Bir noktada tasarımcıyı, gereksiz sınırlandırmalardan kurtararak sonuca götürmede bir rehber olur. Tasarımcıyı özgürleştirir!


Design Thinking çalışmalarında, özellikle iki noktada derinlere dalışlar gerçekleştiririz:


1️⃣ Problemi tasarlarken


2️⃣ Çözümü tasarlarken


İlk fazda problemin derinlemesine anlaşılması, doğru çözüme giden yolda en önemli adımdır. Problemi meydana getiren unsurların, süreçteki insan ihtiyaçlarının ve diğer parametrelerin doğru anlaşılması ve problemin bu çerçevede tasarlanması kritiktir.


İkinci fazda ise, doğru değeri ortaya koyabilmek için yaratıcı çözümler ararız. Bu çözümlerin sahada test edilmesi de bir diğer önemli süreçtir.


Ekipler ile sprintler atarken, yolculuğumuzun neredeyse yarısını problemleri tespit etmeye ayırırız. Bu durum ilk başlarda sonuç odaklı ekipler (özellikle mühendis grupları) tarafından yadırgansa da maksadı anlaşıldığında sıkı bir sahiplenme süreci ile son bulur.


Problemi bir kez doğru tanımladığınızda ve tasarım sorunuzu tasarladığınızda, artık ekibiniz hizalanmıştır. Gereksiz sınırlamalardan ve sapmalardan kurtularak doğru sonuca ilerlediğiniz ilk adım burasıdır.


Özetle Çift Elmas Modeli, tasarım ve problem çözme süreçlerine dair sayfalar dolusu bilgi ve bakış açısını tek bir görselle tanımladığı için yol gösterici bir nitelik taşır.


Nerede derinleşip, nerede yüzeye gelmesini bilmek ise, bir tasarımcıyı başarıya götürecek en önemli unsurlardandır.

Komentáře


bottom of page